100 Bin Taşeron İşçiye TBMM’den Kadro Müjdesi

Bu düzenlemeyle on binlerce taşeron işçi kamu kurum ve kuruluşlarında kadroya geçirilmiştir. Ancak, bazı kurumlar ve belirli statüdeki işçiler bu kapsam dışında kalmıştır. Peki kapsam dışı kalan 100.000 Taşeron işçiye kadro müjdesi ne zaman gelecek?

Son dönemde, kamuoyunda zaman zaman kapsam dışı kalan taşeron işçilere yönelik yeni bir kadro düzenlemesi beklentisi dile getirilmekle birlikte, TBMM gündeminde veya ilgili bakanlıkların resmi açıklamalarında “100 bin taşeron işçisine yeni kadro” şeklinde somut bir adım veya tarih belirtilmiş bir duyuru bulunmamaktadır. Ancak hükümetin taşerona kadro meselesinde görüşmelere devam ettiği ve her an müjdeli haberi vereceği konuşulmaktadır.

Taşeron işçilere kadro verilmesi, hem işçilerin sosyal ve ekonomik haklarının iyileştirilmesi hem de kamu hizmetlerinin daha etkin yürütülmesi açısından önemli faydalar sunar. İşte bu konuyu destekleyen başlıca nedenler:

1. İş Güvencesi ve Çalışma Koşullarının İyileşmesi

İşten Atılma Korkusu ve Belirsizlik: Taşeron işçiler, sözleşmelerinin her an feshedilebileceği veya ihale bitiminde işsiz kalma riskiyle karşı karşıyadır. Kadro, onlara iş güvencesi sağlayarak geleceğe daha güvenle bakma imkanı sunar.
Daha İyi Özlük Hakları: Kadroya geçen işçiler, genellikle kadrolu çalışanlarla aynı ücret, izin, sosyal haklar (ikramiye, yemek, yol vb.) ve tazminatlara sahip olurlar. Bu, mevcut eşitsizliği ortadan kaldırır.
Düşük Ücretler ve Geç Ödemeler: Taşeron firmalar aracılığıyla çalışmak, genellikle daha düşük ücretler ve bazen de ücretlerin geç ödenmesi gibi sorunları beraberinde getirir. Kadro, bu sorunu çözerek daha adil bir ücretlendirme sağlar.

2. Verimlilik ve Motivasyon Artışı

Aidiyet Duygusu ve Motivasyon: İş güvencesi ve daha iyi sosyal haklar, işçilerin çalıştıkları kuruma aidiyet duygusunu artırır. Bu da işlerine daha motive bir şekilde yaklaşmalarını ve verimliliklerinin yükselmesini sağlar.
Sürekli Eğitim ve Gelişim: Kadrolu işçiler, kurum içi eğitimlerden ve kariyer gelişim fırsatlarından daha fazla yararlanabilirler. Bu da hem işçinin kişisel gelişimine hem de kurumun nitelikli iş gücüne katkıda bulunur.
Kurumsal Hafıza ve Uzmanlaşma: Sürekli değişen taşeron firmalar ve işçi sirkülasyonu, kurumsal hafızanın oluşmasını engeller. Kadrolu işçiler, uzun süre aynı kurumda çalışarak deneyim kazanır ve işlerinde uzmanlaşırlar, bu da hizmet kalitesini artırır.

3. Kamu Kaynaklarının Verimli Kullanımı ve Maliyet Etkinliği:

Aracı Kurum Maliyetlerinin Ortadan Kalkması: Taşeron firmalar, işçi çalıştırma hizmeti karşılığında belirli bir kar marjı alır. İşçilerin doğrudan kadroya alınması, bu aracı kurum maliyetlerini ortadan kaldırarak kamu bütçesinde tasarruf sağlayabilir.
Denetim ve Bürokratik Süreçlerin Azalması: Taşeron firmalarla yapılan sözleşmelerin denetlenmesi ve yönetilmesi, kamu kurumları için ek bir bürokratik yük oluşturur. Kadro, bu süreçleri basitleştirir.

4. Eşitlik ve Adalet İlkesi

Aynı İşi Yapanın Eşit Haklara Sahip Olması: Kamu kurumlarında aynı işi yapan kadrolu ve taşeron işçiler arasında özlük hakları açısından farklılıklar bulunması, çalışma barışını olumsuz etkiler ve eşitsizlik algısı yaratır. Kadro, bu ayrımı ortadan kaldırarak adil bir çalışma ortamı sağlar.
Sosyal Güvenlik Haklarının Güçlenmesi: Kadro, işçilerin sosyal güvenlik sistemine daha düzenli ve tam katkı sağlamalarına olanak tanır, bu da genel sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliğine katkıda bulunur.

5. Sendikal Hakların Güçlenmesi

Taşeron işçilerin sendikal örgütlenme ve toplu iş sözleşmesi hakları, taşeronluk sistemi içinde genellikle kısıtlı kalır. Kadroya geçiş, işçilerin sendikalara daha güçlü bir şekilde katılımını sağlayarak, işçi haklarının savunulmasında önemli bir rol oynar.

Özetle, taşeron işçilere kadro verilmesi, sadece işçilerin bireysel refahını artırmakla kalmaz, aynı zamanda kamu hizmetlerinin kalitesini yükseltir, kamu kaynaklarının daha etkin kullanılmasına olanak tanır ve çalışma hayatında daha adil bir ortamın oluşmasına katkıda bulunur.